Bir süredir Batman’da neler oluyor!
İnanır mısınız, çok güzel şeyler oluyor. Hem de çok…
Mesela, bakar mısınız yılların kronik sorunu, İluh projesi…
Hem de on yılların projesi… Yıllardır bu meslekte ter dökmüş birisi olarak belirtmek istiyorum!
Zira birçok Seçimin kozu, vaadiydi.
Ancak hep tatlı, pembe bir hayal olarak kaldı.
Peki ya şimdi? Geçen gün bizzat gidip videosunu çektim. İluh’un son ve bitmiş halini…
Bir hayalin gerçeğe dönmüş halini…
Şimdi bu alkışlanası bir icraat değil de nedir?
Haa keza, yapılan yeni bulvarlar…
Alternatif yollar…
Gece gündüz bitmeyen hummalı çalışmalar…
Ne diyelim şimdi? Yok mu sayalım hepsini…
Görmezden mi gelelim?
Güzel de olsa yapılan işleri, kötüleyelim mi?
Hayır! Asla!
Yanlışı eleştirdiğimiz gibi yapılan güzel işlere de şapka çıkarmalı, tebrik etmeliyiz.
Emeği geçenleri…
Sayın Ekrem Canalp’ı, Sayın Ferhat Nasıroğlu’nu…
Ve daha emeği geçen herkesi…
Hele bir tramway projesi var ki…
Hayalin zirvesiydi, Batman için!
Diyarbakır gibi tarihi çok eskilere dayanan bir metropolde bile olmayan rüya…
Onaylandı. Batman’ın yaya ve araç trafiğini büyük ölçüde rahatlatacak!
Soluk aldıracak!
Daha ne olsun?
Şimdilik…
Ve tüm bu projeler, büyük şehir olmanın en bariz adımlarıdır.
Tabi yeterli değil! Daha çok sorunumuz var ama her şey, hepsi tek seferde olmaz!
Kimsenin de elinde sihirli değnek yok! Kimse sihirbaz değil!
Ve bu yapılanların hepsi şahıslarla gitmeyecek! Yapılan tüm projelerin hepsi bize kalacak!
Bu yüzden… Sırf bozmak için, eleştirmek için ya da muhalif olmak için bozucu, yıkıcı olmamamız lazım!
Zira bu şehir bizim, bu icraatlar bizim!
Bu güzel memleket hepimizin işte!
Hülasa…
Mesele bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek olsun!
Hepsi bu…
