İlahiyatçı ve Çocuk Gelişimci Sümeyye Yalçın, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, İslam’ın gelişiyle kız çocuklarının toplumsal değerinin yeniden inşa edildiğini vurguladı.
Yalçın, tarihsel süreçte kız çocuklarının dünyanın farklı bölgelerinde ciddi zulümlere maruz kaldığını belirtti. İslam öncesi dönemde bazı toplumlarda kız çocuklarının doğar doğmaz öldürüldüğünü ya da tanrılara kurban edildiğini hatırlatarak, Hindistan, Mısır ve Arap Yarımadası’ndaki örnekleri dile getirdi.

Yalçın, “Hindistan’da kadınlar eşleriyle birlikte gömülürdü. Eski Mısır’da kız çocukları Nil Nehri’ne atılırdı. Arap kabileleri ise onları utanç sayarak diri diri toprağa gömerdi” dedi.
Kur’an-ı Kerim’in bu uygulamaları açık şekilde yasakladığını belirten Yalçın, İsra Suresi 31. ayete atıfta bulundu:
“Geçim korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin. Sizin de onların da rızkını biz veririz. Onları öldürmek büyük bir günahtır.”
Yalçın, İslam’ın bu karanlık dönemi sona erdirdiğini ve kız çocuklarına hak ettiği değeri iade ettiğini belirterek, “Peygamber Efendimiz’in tebliğiyle birlikte kadınlar ve kız çocukları toplumsal hayatta yeniden saygınlık kazandı” dedi.
Kur’an’da geçen, “Hangi suçtan dolayı öldürüldüğü sorulduğunda…” ayetiyle Allah’ın zulme uğrayan kız çocuklarının hakkını koruduğunu belirten Yalçın, bu ayetin adaletin ve merhametin temsili olduğunu ifade etti.
Peygamber Efendimiz’in kız çocukları hakkında birçok müjde verdiğini belirten Yalçın, şu hadis-i şerifi hatırlattı:
Yalçın, Hz. Peygamber’in kızı Fatıma’ya gösterdiği sevgi ve saygının da bu anlayışın somut bir örneği olduğunu söyleyerek, “O geldiğinde ayağa kalkar, elinden tutar ve onu kendi yerine oturturdu. Bu, o dönemin ötesinde bir davranıştı” dedi.
Açıklamasının sonunda Yalçın, İslam’ın kız çocuklarına hem dünyevi hem de uhrevi değer kazandırdığını belirterek, “Onlara değer vermek, sevgiyle yaklaşmak Peygamberimizin sünnetidir” ifadelerini kullandı.