Batman’da etkisini gösteren şap hastalığı, hayvancılıkla uğraşan üreticileri ekonomik ve manevi olarak zorluyor.
Türkiye genelinde olduğu gibi Batman’da da hayvan giriş çıkışlarının yasaklanmasıyla birlikte üreticiler, aşılama ve ilaç desteği konusunda yetersizlik yaşandığını belirtiyor. Üreticiler, özellikle aşıların zamanında temin edilmemesinden ve ilaç eksikliğinden dolayı kayıplarının arttığını söylüyor.
Durumun ciddiyetine dikkat çeken üreticiler, devletin acil müdahale ederek yerli ilaç üretimini hızlandırması ve sahada etkin mücadele başlatması çağrısında bulundu.
Batman’da şap hastalığına bağlı olarak uygulanan karantina nedeniyle hayvan giriş ve çıkışları yasaklanmış durumda. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından aşının zamanında ulaştırılamaması, üreticilerin tepkisini çekiyor. Hayvanlarda yüksek ateş, ağız yaraları ve ayak lezyonları gibi belirtilerle seyreden hastalık, hem süt hem de et veriminde ciddi düşüşe neden oluyor.
Besiciler, devletin acilen çözüm üretmesini talep ediyor.
Besici Zeki Solak, şap hastalığının hayvan sağlığı üzerindeki etkilerini şu sözlerle anlattı:
“Şap, hayvanlarda ateş, ayak ve iç organlarda tahribata neden olan ağır bir hastalık. Daha önce ilaçlarımız mevcuttu ama bu yıl ne yazık ki aşı üretimi yapılmadı. Uruguay’dan gelen 70 hayvana ilaç verildi ama geri kalanlar için hiçbir destek sağlanmadı. Hastalık hızla yayılıyor ve eğer bu şekilde devam ederse, üretici kalmayacak.”
Zeki Solak, hastalığın özellikle süt üretimi yapanları derinden etkilediğini söyledi. Gebe hayvanların hastalanarak telef olduğunu, birçok üreticinin hayvanlarını kesime göndermek zorunda kaldığını belirtti.
“Ahırlarımızı dezenfekte ediyor, kireçliyor ve giriş çıkışları tamamen kapatıyoruz. Ama bu yeterli olmuyor. Hayvanlarımızın sağlığı tehlikede. Tesisimizin kapasitesi 200 büyükbaş ama şu an beklemedeyiz. Et piyasasında ciddi boşluklar oluşabilir ve bu, fiyatlara da yansır. Devletin halkın temel gıdaya erişimini güvence altına alması için üreticiye destek vermesi şart,” dedi.
Besicilerden Eyüp Kural da ilaç sıkıntısına dikkat çekerek, hastalığın ikinci kez nüksettiğini belirtti:
“Hayvanlarımız yaklaşık iki aydır bu hastalıkla mücadele ediyor. İlaç bulamıyoruz, elimizden geldiğince temizlik ve doğal bakım yöntemleriyle idare etmeye çalışıyoruz. Ahırları kireçliyor, hayvanları günde iki kez yıkıyoruz ve tüm giriş çıkışları yasakladık. Ama bu da yeterli değil.”
Kural, hastalığın tekrar etmesinin daha ağır sonuçlar doğurduğunu vurgularken, yerli ilaç üretiminin önemine dikkat çekti:
“İlk dalgada atlattık derken, ikinci dalga daha kötü geldi. Tarım İl Müdürlüğü’nde ilaç bulunmuyor. Bu nedenle devletin yerli ilaç üretimini artırması gerekiyor. Aksi halde birçok üretici, hayvanlarını zararına kesime göndermek zorunda kalacak.”
